YALNIZLIKLARDAYIM
Yalnızım,
yalnızlıklardayım.
Gene senden uzaktayım.
Nasıl ihtiyacım var içimi dökmeye,
dertlerimi anlatmaya bir bilsen.
İstiyorum ki seni düşünürken,
rüzgar esmesin hoyratça içimde.
Toz duman içersinde kalmasın hiçbir yer.
Yaslanmışım bir ağaca,
dalmış
gözlerine,gözlerim.
Uzakta bir boşluğa asılı kalmış.
Şimdi en güzel gördüğüm düşsün.
Bir ressamın tuvalinde resmin,
arkanda dağlar.
Bir perde gibi inmiş gökyüzünden bulutlar.
Bir gök kuşağı sanki başındaki taç.
Sislerle boğulmuş güneş,
senin aydınlığına muhtaç.
Yine bir gün ansızın
yüreğine baskın yaptım geceden.
Esir alınmış soluklarında yaşadım ilk heyecanı.
İlk kez,
mecalsiz kaldı sevgimin hücreleri.
İlk kez sana teslim oldu yüreğim.
Yaşamın en zor yanı,
seni düşünmekmiş bilemedim.
Yaşamın en güzel yanı,
seni düşünürken ölüşün
ve tekrar dirilişin özlediğimde yarınıma.
Ne güzel bir başka renkten sevmek seni,
bir başka mekanda düşünmek.
Bir başka gözle görüp,
sevmenin gür soluklarında hissetmek nefesini.
Ve sonra inmek derinliklerine aşkın.
Tekrar tekrar hissetmek,
keskin ve yakıcı tadını öpüşün.
Ahhhh! Güzelim, bir tanem.
Ne olur,
güzelliklerinde gizlensin çirkinliklerin.
Bak şimdi,
Yalnızlığın uç verdiği yeni filizlerde büyüyorsun.
Oysa sen,
yorgun dalgaların kıyılarındaki izlerde olmalısın.
Kum tanecikleri gibi yıkanmalısın tuzlu suda.
Ve ben sana,
yalnızlıklarımı yazmalıyım,
yalnızlıklarımda
bu satırlarımı kuma.
İçimde hep
sensizliğin korkusunu taşıyorum.
Anlaşılan,
ben hep senin yalnızlığını yaşıyorum.
Senin hıçkırığında, göz seyri mendeyim
beni andığında geçen.
Açlığımda mis gibi ekmek kokumsun
dumanı üstünde yalnızlığımın.
Yağmurda toprak kokumsun, baharda çiçek.
Yalnızlığımın sarhoşuyum her gece
içtiğim yalnızlığımın.
Yüzüme baktığında okuyacaksın yalnızlığımı.
Yalvarışlarımı hissedeceksin,
benim hissetmediğim.
Duruşumun sana
nasılsın der gibi olduğunu.
İyiyim diyeceksin sadece gülerek.
Belki de sarılmanı bekleyeceğim,kendimi zor tutup.
Sen hissetmesen de,
bir çocuğu okşar gibi okşamanı kim bilir.
Senin o gizemli dünyanda
benim yalnızlığım olacak senin düşündüğün.
Senin hissettiğine benim gülmem olacak.
Güldüğümü hissedip,
sende güleceksin.
Sana değecek sözlerimin her kelimesi.
Şarkılarım olacak dudaklarında söylediğin.
Beni hatırlayabildiğin yalnızlığında,
için sıkılacak,
yüreğin daralacak
dokunmak, sevmek gibi,
tatminlerin en güzelinden uzakta,
sen ve ben,
bir araya gelemediğimiz
iki ayrı kutupta,
iki ayrı yalnızlığı yaşayacağız.
Yalnızlıklarda,
yalnız.
_______________________________________________________________________
ARTIK YOKSUN
ŞİMDİ BU ŞEHRİN TÜM SOKAKLARINI,
TÜM CADDELERİNİ VE HATTA
TÜM EVLERİNE TEKER TEKER BAKSAM
BİLİYORUM Kİ ARTIK YOKSUN
SEN GİDELİ AYLAR OLDU
HALA DÖNECEKSİN DİYE BEKLİYORUM
KALBİMDE SENSİZLİĞİN IZDIRABI VE YANLIZLIĞIM
SEN YOKKEN HERŞEY ANLAMSIZ
BİRGÜN GELECEKMİSİN
BİRGÜN BURDA SENİ BEKLEYEN BİRİ OLDUĞUNU
HATIRLAYIP DA GERİ DÖNECEKMİSİN
TEKRAR SANA SARILABİLECEKMİYİM
SENİNLE BERABER BEN BENLİĞİMİ DE KAYBETTİM
BEN BEN DEĞİLİM SANKİ
EN SO GELDİĞİNDE HATIRLIYORUMDA
TAM BİR AY KENDİME GELEMEMİŞTİM
YİNE GİTTİĞİN FİKRİNE ALIŞMAK ÇOK ZOR GELDİ
_____________________________________________________________________________
Lavinya
Sana Gitme Demeyeceğim
Üşüyorsun ceketimi al
Günün en güzel saatleri bunlar
Yanımda Kal.
Sana Gitme Demeyeceğim
Gene de sen bilirsin
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim
İncinirsin
Sana gitme demeyeceğim
Ama gitme lavinia
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme Lavinya - Lavinia
___________---___________________________________________
UNUTMAYALIM Kİ…………
Sevgisiz zeka, bizi küstah yapar.
Sevgisiz adalet, bizi dizginsiz yapar.
Sevgisiz diplomasi, bizi iki yüzlü yapar.
Sevgisiz başarı, bizi kibirli yapar.
Sevgisiz zenginlik, bizi haris yapar.
Sevgisiz uysallık, bizi hizmetkâr yapar.
Sevgisiz yoksulluk, bizi mağrur, aksi yapar.
Sevgisiz güzellik, bizi gülünç yapar.
Sevgisiz kudret, bizi zorba, despot yapar.
Sevgisiz çalışma, bizi köle yapar.
Sevgisiz sadelik, bizi değersiz yapar.
Sevgisiz yasa, kural, bizi tutsak yapar.
Sevgisiz siyaset, bizi bencil yapar.
Sevgisiz inanç, bizi bağnaz yapar.
SEVGİSİZ HAYAT... ANLAMSIZDIR...
______________________________
GEL NE OLUR
Sensizliğe isyanı, başlatan gözlerimden
Dökülen yaşlarımı, silmek için gel n’olur.
Sabır taşı olsaydı, inan çoktan çatlardı
Hasretinden ne çektim, bilmek için gel n’olur…
Sonsuz mu bu geceler, neden geçmez bilemem
Çektiğim ızdırabı, düşmanıma dilemem.
İmkanı yok bir tanem, artık sensiz gülemem
Yüreğimde acıyı, bölmek için gel n’olur…
Geçti koca bir ömür, işte son nefesteyim
Duyarsa gelir diye, hâla o hevesteyim.
Biten ömre yanmamda, senden en son isteğim
Hiç olmazsa namaz'ım, kılmak için gel n’olur…
__________________________________________________
Acele Aşk
Daha dün gördüm seni düşümde,
aşık oldum.
Uyandım, yoktun.
Uyumak istedim tekrar,
Olmadı.
Hepsi bu kadarmış demek.
Eh,
mutluluklar dilerim sana,
düşümde gördüğüm,
gördüğümü sandığım,
seni sandığım sana…
___________________________________
güneş
Kalbimi kırmak suya yazı yazmaya benzer,
kırılan kalbimi düzeltmekse,
gece doğan güneşe dokunmaya benzer
sen o suya yazı yazdın
şimdi güneşin doğmasını bekle
---------------------------------------------
gidiyorum ben
gidiyorum bu son bakışım olsun sana
hırçın dalğalara yelken açıp uzaklara
rüzgarla uçan sonbahar yapraklarıyla
gidiyorum bu son gülüşüm olsun sana
gidiyorum elveda demeden
merhaba diyen ellerin üzülerek söyleyen dilin
titrek sesiyle söylüyorum sana
gidiyorum ben
gidiyorum ben aydınlıgın karanlıkla başladıgı
yerde sesizlikle biten zamanda
sana son bakışımda
gidiyorum ben
bir dünüm vardı birde bugün oda bitti kalmadı günüm
sen üzülme yer yoksa kalbinde gülüm
geldim ve işte gidiyorum
gidiyorum ben
________________________________________________
GEL NE OLUR
Sensizliğe isyanı, başlatan gözlerimden
Dökülen yaşlarımı, silmek için gel n’olur.
Sabır taşı olsaydı, inan çoktan çatlardı
Hasretinden ne çektim, bilmek için gel n’olur…
Sonsuz mu bu geceler, neden geçmez bilemem
Çektiğim ızdırabı, düşmanıma dilemem.
İmkanı yok bir tanem, artık sensiz gülemem
Yüreğimde acıyı, bölmek için gel n’olur…
Geçti koca bir ömür, işte son nefesteyim
Duyarsa gelir diye, hâla o hevesteyim.
Biten ömre yanmamda, senden en son isteğim
Hiç olmazsa namaz'ım, kılmak için gel n’olur…
GARİP
Açma garibimin garip derdini
Garibin gönlünde garip dertler var
Çöle yağmur yağsa,çöl çiçek açsa
Kokuyu bekleyen gariplerim var..
Arif rehber olur, kuşlar kılavuz
Garibanım sesiz hırsızlar yavuz
Kol bilekten çıkmış kırılmış omuz
Doktoru bekleyen gariplerim var..
Kopunca fırtına, kükrer deniz
Ekin talan olmuş yayılan domuz
Garibanım bekler umutlar sonsuz
Avcıyı bekleyen gariplerim var..
Garip gelir garip gider dünyadan
Bıktı garibanım vurgun talandan
Seçimden seçime vaat yalandan
Gerçeği bekleyen gariplerim var...
|
|