HOŞGELDİNİZ - Şiir

 

           YALNIZLIKLARDAYIM

Yalnızım,
yalnızlıklardayım.
Gene senden uzaktayım.
Nasıl ihtiyacım var içimi dökmeye,
dertlerimi anlatmaya bir bilsen.
İstiyorum ki seni düşünürken,
rüzgar esmesin hoyratça içimde.
Toz duman içersinde kalmasın hiçbir yer.

Yaslanmışım bir ağaca,
dalmış
gözlerine,gözlerim.
Uzakta bir boşluğa asılı kalmış.
Şimdi en güzel gördüğüm düşsün.
Bir ressamın tuvalinde resmin,
arkanda dağlar.
Bir perde gibi inmiş gökyüzünden bulutlar.
Bir gök kuşağı sanki başındaki taç.
Sislerle boğulmuş güneş,
senin aydınlığına muhtaç.

Yine bir gün ansızın
yüreğine baskın yaptım geceden.
Esir alınmış soluklarında yaşadım ilk heyecanı.
İlk kez,
mecalsiz kaldı sevgimin hücreleri.
İlk kez sana teslim oldu yüreğim.
Yaşamın en zor yanı,
seni düşünmekmiş bilemedim.
Yaşamın en güzel yanı,
seni düşünürken ölüşün
ve tekrar dirilişin özlediğimde yarınıma.
Ne güzel bir başka renkten sevmek seni,
bir başka mekanda düşünmek.
Bir başka gözle görüp,
sevmenin gür soluklarında hissetmek nefesini.
Ve sonra inmek derinliklerine aşkın.
Tekrar tekrar hissetmek,
keskin ve yakıcı tadını öpüşün.
Ahhhh! Güzelim, bir tanem.
Ne olur,
güzelliklerinde gizlensin çirkinliklerin.
Bak şimdi,
Yalnızlığın uç verdiği yeni filizlerde büyüyorsun.
Oysa sen,
yorgun dalgaların kıyılarındaki izlerde olmalısın.
Kum tanecikleri gibi yıkanmalısın tuzlu suda.
Ve ben sana,
yalnızlıklarımı yazmalıyım,
yalnızlıklarımda
bu satırlarımı kuma.
İçimde hep
sensizliğin korkusunu taşıyorum.
Anlaşılan,
ben hep senin yalnızlığını yaşıyorum.
Senin hıçkırığında, göz seyri mendeyim
beni andığında geçen.
Açlığımda mis gibi ekmek kokumsun
dumanı üstünde yalnızlığımın.
Yağmurda toprak kokumsun, baharda çiçek.
Yalnızlığımın sarhoşuyum her gece
içtiğim yalnızlığımın.
Yüzüme baktığında okuyacaksın yalnızlığımı.
Yalvarışlarımı hissedeceksin,
benim hissetmediğim.
Duruşumun sana
nasılsın der gibi olduğunu.
İyiyim diyeceksin sadece gülerek.
Belki de sarılmanı bekleyeceğim,kendimi zor tutup.
Sen hissetmesen de,
bir çocuğu okşar gibi okşamanı kim bilir.
Senin o gizemli dünyanda
benim yalnızlığım olacak senin düşündüğün.
Senin hissettiğine benim gülmem olacak.
Güldüğümü hissedip,
sende güleceksin.
Sana değecek sözlerimin her kelimesi.
Şarkılarım olacak dudaklarında söylediğin.
Beni hatırlayabildiğin yalnızlığında,
için sıkılacak,
yüreğin daralacak
dokunmak, sevmek gibi,
tatminlerin en güzelinden uzakta,
sen ve ben,
bir araya gelemediğimiz
iki ayrı kutupta,
iki ayrı yalnızlığı yaşayacağız.
Yalnızlıklarda,
yalnız.


_______________________________________________________________________

 

 

 

 

 

   ARTIK YOKSUN
ŞİMDİ BU ŞEHRİN TÜM SOKAKLARINI,
TÜM CADDELERİNİ VE HATTA
TÜM EVLERİNE TEKER TEKER BAKSAM
BİLİYORUM Kİ ARTIK YOKSUN

SEN GİDELİ AYLAR OLDU
HALA DÖNECEKSİN DİYE BEKLİYORUM
KALBİMDE SENSİZLİĞİN IZDIRABI VE YANLIZLIĞIM
SEN YOKKEN HERŞEY ANLAMSIZ

BİRGÜN GELECEKMİSİN
BİRGÜN BURDA SENİ BEKLEYEN BİRİ OLDUĞUNU
HATIRLAYIP DA GERİ DÖNECEKMİSİN
TEKRAR SANA SARILABİLECEKMİYİM

SENİNLE BERABER BEN BENLİĞİMİ DE KAYBETTİM
BEN BEN DEĞİLİM SANKİ
EN SO GELDİĞİNDE HATIRLIYORUMDA
TAM BİR AY KENDİME GELEMEMİŞTİM
YİNE GİTTİĞİN FİKRİNE ALIŞMAK ÇOK ZOR GELDİ

 

_____________________________________________________________________________

 

Lavinya

Sana Gitme Demeyeceğim
Üşüyorsun ceketimi al
Günün en güzel saatleri bunlar
Yanımda Kal.
Sana Gitme Demeyeceğim
Gene de sen bilirsin
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim
İncinirsin
Sana gitme demeyeceğim
Ama gitme lavinia
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme Lavinya - Lavinia

___________---___________________________________________

 

 


UNUTMAYALIM Kİ…………
Sevgisiz zeka, bizi küstah yapar.
Sevgisiz adalet, bizi dizginsiz yapar.
Sevgisiz diplomasi, bizi iki yüzlü yapar.
Sevgisiz başarı, bizi kibirli yapar.
Sevgisiz zenginlik, bizi haris yapar.
Sevgisiz uysallık, bizi hizmetkâr yapar.
Sevgisiz yoksulluk, bizi mağrur, aksi yapar.
Sevgisiz güzellik, bizi gülünç yapar.
Sevgisiz kudret, bizi zorba, despot yapar.
Sevgisiz çalışma, bizi köle yapar.
Sevgisiz sadelik, bizi değersiz yapar.
Sevgisiz yasa, kural, bizi tutsak yapar.
Sevgisiz siyaset, bizi bencil yapar.
Sevgisiz inanç, bizi bağnaz yapar.
SEVGİSİZ HAYAT... ANLAMSIZDIR...




______________________________





GEL NE OLUR

Sensizliğe isyanı, başlatan gözlerimden
Dökülen yaşlarımı, silmek için gel n’olur.
Sabır taşı olsaydı, inan çoktan çatlardı
Hasretinden ne çektim, bilmek için gel n’olur…

Sonsuz mu bu geceler, neden geçmez bilemem
Çektiğim ızdırabı, düşmanıma dilemem.
İmkanı yok bir tanem, artık sensiz gülemem
Yüreğimde acıyı, bölmek için gel n’olur…

Geçti koca bir ömür, işte son nefesteyim
Duyarsa gelir diye, hâla o hevesteyim.
Biten ömre yanmamda, senden en son isteğim
Hiç olmazsa namaz'ım, kılmak için gel n’olur… 



__________________________________________________

 

 

 

Acele Aşk

Daha dün gördüm seni düşümde,

aşık oldum.

Uyandım, yoktun.

Uyumak istedim tekrar,

Olmadı.

Hepsi bu kadarmış demek.

Eh,

mutluluklar dilerim sana,

düşümde gördüğüm,

gördüğümü sandığım,

seni sandığım sana…

 

___________________________________

 

 

 

güneş

Kalbimi kırmak suya yazı yazmaya benzer,

kırılan kalbimi düzeltmekse,

gece doğan güneşe dokunmaya benzer

sen o suya yazı yazdın

şimdi güneşin doğmasını bekle

 

---------------------------------------------

 

gidiyorum ben

gidiyorum bu son bakışım olsun sana

hırçın dalğalara yelken açıp uzaklara

rüzgarla uçan sonbahar yapraklarıyla

gidiyorum bu son gülüşüm olsun sana

gidiyorum elveda demeden

merhaba diyen ellerin üzülerek söyleyen dilin

titrek sesiyle söylüyorum sana

gidiyorum ben

gidiyorum ben aydınlıgın karanlıkla başladıgı

yerde sesizlikle biten zamanda

sana son bakışımda

gidiyorum ben

bir dünüm vardı birde bugün oda bitti kalmadı günüm

sen üzülme yer yoksa kalbinde gülüm

geldim ve işte gidiyorum

gidiyorum ben

________________________________________________

 

 

 

GEL NE OLUR

Sensizliğe isyanı, başlatan gözlerimden

Dökülen yaşlarımı, silmek için gel n’olur.

Sabır taşı olsaydı, inan çoktan çatlardı

Hasretinden ne çektim, bilmek için gel n’olur…

Sonsuz mu bu geceler, neden geçmez bilemem

Çektiğim ızdırabı, düşmanıma dilemem.

İmkanı yok bir tanem, artık sensiz gülemem

Yüreğimde acıyı, bölmek için gel n’olur…

Geçti koca bir ömür, işte son nefesteyim

Duyarsa gelir diye, hâla o hevesteyim.

Biten ömre yanmamda, senden en son isteğim

Hiç olmazsa namaz'ım, kılmak için gel n’olur…

 





GARİP




Açma garibimin garip derdini

Garibin gönlünde garip dertler var

Çöle yağmur yağsa,çöl çiçek açsa

Kokuyu bekleyen gariplerim var..



Arif rehber olur, kuşlar kılavuz

Garibanım sesiz hırsızlar yavuz

Kol bilekten çıkmış kırılmış omuz

Doktoru bekleyen gariplerim var..



Kopunca fırtına, kükrer deniz

Ekin talan olmuş yayılan domuz

Garibanım bekler umutlar sonsuz

Avcıyı bekleyen gariplerim var..



Garip gelir garip gider dünyadan

Bıktı garibanım vurgun talandan

Seçimden seçime vaat yalandan

Gerçeği bekleyen gariplerim var...